Sabahları horozların ötüşünü mü (!!!) duyuyor bilinmez çok erken uyanan oğluma eşlik etmek zorundayım, ayılıp uyku mahmurluğunu atana kadar. Geçenlerde televizyonda kanallar arasında çocuk programlarını ararken bir çizgi filme takılıp kaldık. Orjinal ismi – ki sonradan kutsal bilgi kaynağımız internetten edindim adını- “Strawberry Shortcake” olan Çilek Kız’ın maceralarından biriydi sadece o gün denk geldiğimiz bölüm.
Uzak diyarlarda bir hayal fabrikası, Şirinler’deki Şirin Baba tiplemesi gibi Bilgin, babacan Hayal Babası var. Hayal fabrikasının mucidi Hayal Baba ve beraberinde çalışan hayal işçileri her akşam insanlara özellikle çocuklara hayallerini üretip, ürettikleri hayalleri de yastıklara doldurup dünyaya gönderiyorlar. Yastıklar hayallerin paketi, uyku öncesi hayal fabrikası ürünü adına. Bir gün kötü kalpli düşmanları bütün hayallere sahip olmak için hayal fabrikasını ele geçiriyorlar. İnsanlar hayal etmeye devam ettikçe fabrikada üretim de devam ediyor ancak hayaller sahiplerine ulaştırılamadan herkesin hayaline el konuluyor. Fabrika çalışanları mutsuz, umutsuz, hayallerini onlar da yitirmişler. Dünyalı çocuklar hayallerini geri istiyorlar. Fabrika ele geçirilmeden önceki günlerini düşünüyorlar, “Hayaller kurardık, inanırdık, gerçekleşmesini beklemek bile mutlu ederdi bizleri”, hayal olmadan, hayal kurmadan yaşamın nasıl yabancı, nasıl tatsız tuzsuz olduğunu bir kez daha anlıyor dünyalı çocuklar.
Nihayet, fabrika çalışanları hayal işçileri ile beraber hayallerini geri alıyor çocuklar. Ulaştırılmayı bekleyen onlarca yastık paketli hayaller sahiplerine gönderiliyor. Hayal fabrikası sevgiyle çalışmaya devam ediyor ve hayal fabrikası işçileri de, hepsi mutlu, Hayal Baba da, dünyalı çocuklar da..
Uzundur bu kadar içime dokunan sonrasında beni düşünmeye sevk eden bir çizgi film izlememiştim. Peki ya siz en son hayalizi nerede bıraktınız? Siparişiniz gecikse de siz düşünmeye, hayal kurmaya devam edin derim. Çok uzak diyarlardaki bir ülkede sizleri ve hayallerinizi bekleyen onlarca hayal işçisi ve gönderilmeyi bekleyen onlarca yastık paketli hayal var.
Yaşamak hayal etmekle başlıyorsa eğer, bir çocuk doğduğunda bir de hayal doğuyor. Çocuklarımıza verebileceğimiz en güzel öğüt çok kısa ve öz aslında “Hayal et”.
Boşuna dememiş Einstein “Hayal bilimden daha önemlidir, çünkü bilim sınırlıdır”
Sınırsız hayallerle dolu günler dilerim.
Hayal Fabrikası için 3 cevap