Çocuğumuzun kreşinde ve sınıfında sadece anneler ve bir baba. Tüm diğer çocukların anneleri, sadece bizim butçuğun babası. Ve tüm bu veliler çocuklarının kullandığı küçücük masanın etrafında oturmuş resim yapıyorlar, makasla birşeyleri kesip yapıştırıp hünerlerini sergiliyorlar. Daha öncesinde de sınıfta yoklama yapılıyor, tüm kocaman veliler yere bağdaş kurmuş, ismi okunan gidip çocuğunun resimli kartını panoya iliştiriyor. Ve hava durumunu konuşuyor veliler aralarında. Öğretmenleri soruyor, herkes kendi çocuğu adına tahminlerini söylüyor. Bu arada çocuklar sınıfta yok, sadece kocaman veliler var. Ama öğretmen velilere de çocuk gibi davranıyor. Ve tüm veliler anneler nedense, her çocuğun annesi katılmış, tek bizim butçuğun babası orada, üstelik 1.86 boyu, yapılı vücudu ve üzerinde takım elbisesi ile o minicik sandalyede faaliyet yapıyor, sevgili eşim. .. İşte tabir yerinde ise karizmanın bittiği an…
Aktivitemiz Var!
“Çocuğumun Kreşinde Çocuk Oluyorum” idi aktivitenin adı. Az çok tahmin ettim duyurusu bana ulaştığında. Çünkü bir kez daha buna benzer bir aktivite yapılmıştı daha önce ve ben katılmıştım. Amaç, çocuklarımızın kreşte bir gün boyu neler yaptıklarını bizlere, velilere yaptırarak anlatmak. Aslında yöntem olarak bakıldığında yaratıcı ama pek bana göre değil. Küçücük sandalyelerde oturarak, masada elimizi bir kağıda çizerek ve bunu da boyayarak, hatta pullarla süsleyerek bir kuş resmi oluşturmak hiç bana göre değil. Öğrencilik yıllarımda resim ve iş-teknik derslerinden hep muzdarip olmuş benim için çok, çok fazla. Dolayısıyla bu kez hain bir plan yaptım ve eşime toplantım olduğunu ve oğlumun kreşindeki veli toplantısına katılamayacağımı ama birimizin mutlaka katılmasının gerektiğini söyledim. Tabi ki içeriğinden ve aktiviteden hiç söz etmedim.
Bu hain plandan sonra aynı günün akşamı….
Kreşin kapısından çıkan eşime rastladığımda, ilk söylediği: “İntikam soğuk yenen bir yemektir, intikamım çok acı olacak” .
Efendim, yoklamalar, faaliyetler derken velileri tempo eşliğinde dans ettirmişler. Dahası yılan dansları, kurbağa sesleri ve diğer pek çok etkinlik, ki bunlar sadece benim öğretmenlerden öğrendiklerim. Malesef bizimkisi ser veriyor sır vermiyor. Ve tarihe geçti eşim, baba olarak bu tür bir aktiviteye ilk katılan kişi olması nedeni ile. Üstelik kameraya kaydedilmiş bu akiviteler ve fotoğraflanmış. Elime geçirebilseydim yayınlamaktan en ufacık bir tereddüt de duymazdım sanıyorum.
Sadece emin olduğum birşey var; bundan sonra bizim butçuğun kreş, ilkokul, lise dahil tüm veli toplantıları ve bilumum görüşmeleri ellerimden öper. Babamız tövbe dedi bir kere. Eh ben de hakettim biraz doğrusu.
Çocukça / Hain Planlar için 3 cevap