Doğduğumuzda bize sorulmadan bize atfedilen, anlamını çok sonra keşfettiğimiz ve hayatımızın en önemli parçası olacak olan isimlerimiz…
Takma ad, rumuz, mahlas, lakap, müstear gibi çeşitleri bulunan ve günümüzde sanal alanlarda, internet diliyle “nick name” olarak kullanılan ve gerçekte ismimiz olmayan ama bize ait olan isimler de var. Hepimizin vardır, kiminin blog sayfasının adında, kimisinin elektronik posta adresinde veya benimki gibi artık günlük hayatta da kullanılagelen isimler. Ya biri yakıştırır size ya da kendiliğinden gelişir. Üzerinize yapışır kalır. Bir bakmışsınız ki siz de o ismi kanıksamış ve artık onu pekçok yerde kullanmaya başlamışsınızdır.
1985 yılında abimle beraber karne hediyemiz Commodore 64 adı verilen o dönemin çığır açan bilgisayarı ile neredeyse sabahtan akşama kadar oyun oynamanın tadını çıkarıyorduk. Ne yeni ne farklı bir teknolojiydi bu. Ben her ne kadar sonunda prensin prensesi kurtarıp öptüğü oyunlar gibi romantik (!) oyunları tercih etsem de sahip olunan bir erkek kardeş etkisiyle genellikle oyunlarımız, dövüş sanatı üzerineydi. Bu oyunlardan biri olan “Yie Are Kung-Fu” o zaman için en gözde oyunlarımızdan biriydi. Her oyun sonrasında eğer bir rekora imza atıp sıralamada ilk 10 listesinde yer alıyorsak gururla oraya ismimizi yazardık. Ben genellikle pek başarılı olamazdım ilk 10 listesinde yer almaya. Günlerden bir gün nasıl olduysa üstün bir başarı sergilemiş ve gururla ismimi o haneye yazacaktım ki, abim birden ismimi “Nihansu” olarak yazıverdi. Listedeki isimlerin çoğu Japoncaydı ve genellikle çoğunun sonu SU ile bitiyordu. İsmim bir anda nihansu olarak yazılmıştı o ekrana. İşte böyle başladı ismimin sonundaki Su ekinin hikayesi. Zamanla sadece Su olarak seslenildi ama çoğunlukla da Nihansu olarak çağrıldı. İlk aldığım elektronik posta adresim de Nihansu’ydu, eski blogumun adresi de… (tek bir harf eklentisi farkı ile)
2008 yılında adımımı attığım ve çok keyif alarak sürdürdüğüm blog yazma serüvenim, bir gün gelip blogcunun değişmesi ve alışık olmadığım uygulamalarının yaygınlaşması ve bana göre yazı kalitesinin düşmesi sonucu blogcu adlı sitede sona erdi. Artık yeni bir “alanım” var, özgürce yazabildiğim, üzerinde kendimce uygulamaları geliştirebileceğim ve yazma aşkımın sürebileceği bir alan bu.
Neden ismi nihansu.com olduğu sorusunun bir cevabıdır bu yazı, ha bir de sen sevgili okuyucuya sımsıcak bir Hoşgeldin!!!
